Kölelik, insanlık tarihinin başlangıcından itibaren tüm toplumlarda çeşitli şekillerde var olmuş bir kavramdır. Geçmişten günümüze birçok inanışa ve eski hukuk sistemlerine benzer niteliklerde konu olan kölelik sistemi, bir çok yasal, yönetsel ve teolojik düzenlemelerle yasaklanmasına karşın gerçekte hiçbir zaman ortadan kalkmamış, farklı biçimlerde devam etmiş modern kölelik olarak adlandırılmıştır.
Modern kölelik bir nevi, "köleliğin daha güncel, daha çağdaş veya yeni algılanış ve uygulanış biçimlerine işaret etmektedir." İnsan ticareti, cinsel istismar, çocuk işçiler, zorla çalıştırılma, ırkçılığa bağlı olarak oluşan sömürgecilik gibi çeşitlerinin günümüzde hala yaşanmaktadır.
Modern kölelik ile klasik köleliği birbirinden ayıran en önemli faktör ise kişinin toplumdaki hukuki statüsü ile ilgilidir. Ve bu statü hala varlığını hissettirmeden de olsa korumaktadır. Buna göre; modern köle olan kişi hukuken var olan statüsünü korumaktadır, yani köleleştirildiği halde özgür bir birey olarak görülmekte ve yaşamaktadır. Ayrıca modern kölelik, sömüren ve sömürülen arasındaki ilişki ile oluşan sömürü durumunun devam etmesi için uygulanan yöntemlerin farklılaşmasıyla da klasik kölelikten ayrılmaktadır. Mesela, söz konusu şahıs kaçak ise, belgelerine ve pasaportuna el konularak üzerinde mutlak hakimiyet kurulur. Yani sınır dışı edilme tehdidiyle sömürülür.
Geçirdiği dönüşümlerle modern köleliğin bir diğer farkı da aleni olmasıdır. Yani ana kaynağını kişinin özgürlüğünden ve karşı koyma gücünden fiilen mahrum edilmesi durumundan alır. Söz konusu olan bu durum, fiziki veya entelektüel olabileceği gibi ekonomik, sosyal ya da hukuki de olabilir.
Avustralyalı insan hakları kuruluşu Walk Free Foundation'un raporu, dünyada modern köleliğin durumunu gözler önüne seriyor. Rapora göre ise, Türkiye modern kölelikte Avrupa'da ikinci sırada.
"2016 Küresel Kölelik Endeksi"ne göre dünya çapında 45 milyon 800 bin kişi modern köle konumunda. Özellikle sığınmacı ve mültecilerin bu tehdit altında bulunduğuna dikkat çekiliyor. Walk Free Foundation'un kurucusu ve başkanı olan Andrew Forrest, modern kölelikle mücadelede şirketlerin çok önem taşıdığını vurgulamakta ve firmaları sevkiyatçı şirketlerdeki çalışma koşulları konusunda dikkatli olmaya çağırıyor. Ayrıca sevkiyat zincirlerinde şeffaflığın önemine dikkat çekerken, bir yandan da bunlar için bağımsız denetim kurumlarının güçlendirilmesi çağrısında bulunmuştur.
Umarım ki bir gün insanlar, özgür iradeleri ile dünya vatandaşı olarak insanca yaşayabilecek.
0 yorum