Ben Umudumu Hala Kaybetmedim

2 Comments


İyilik umutla var olur. En koyu karanlığın ortasında dahi bir ışık yansıması gözümüze değip geçiyorsa, bir şair gibi "iyi günler ileride" diyebiliriz. Kimi zamanlar bir fırtınanın ortasında dururken, tehlikeden değil ama korkudan azat edilmeyi dileriz. Umudun vereceği cesarete ihtiyaç duyarız çünkü. Umut; çaresizlik, yabancılaşma ve korkuyu yenmek için dünyadaki en iyi ilaçtır. Umutlu insan, kökü ve kanatları olan insandır, buhranların içinden çıkmanın ve sorunları çözmenin bir yolunu umut ederek her zaman bulur. İnsanlar hayatları boyunca köklerini ve kanatlarını arar durur, bazen bulur, bazende bulsa da kaybeder. Ne tuhaftır ki, kanatlanacak cesareti bulabilenler aynı zamanda bir köke sahip olanlardır.


Gerçek umutlar pasif olmaktan çok etkindir. Acı, ıstırap veya kayıptan doğabilecek bir yenilgi veya teslimiyete gerçek bir alternatif sunar. Geleceği daha iyi tahayyül etmemizi, önce kendimiz ve akabinde sevdiklerimiz için daha güzel bir hayat düşünmemizi mümkün kılar. Ruhlarımızın kök ve kanatlarının en büyük ifadesidir umut. Umut etmek, karamsarlıkları kovar ve ortaya çıkan olumsuz duyguları uzaklaştırır. Bir nevi " bu da geçer" diyebilmektir. Kendimizden çok daha büyük bir şeyin parçası olduğumuza duyduğumuz bu inanç, benliğimizi ve diğerlerini birleştiren yüce bir amaca duyduğumuz sadakat, umudumuzun yakıtlarıdır. 

Umutsuz olduğumuzda hangimizin geleceği solmadı? Hayat birden tahammül edilemez bir hal almadı mı bu duygu içinde olduğumuzda? Oysa umutla birlikte geleceğimiz her daim güzelliğe gebedir, yeter ki onu çağırmasını bilelim. Peki nasıl yapabiliriz bunu? Öncelikle acılarımıza gömülü kalmamalıyız, bakış açımızı genişletmeli ve zihnimizi daha esnek kılmalıyız. Bilinmelidir ki, insan her zaman olduğundan fazlasıdır. 

Umudun buram buram tüttüğü satırlar, her şeyin bittiğinin düşünüldüğü bir zamanda beliriveren ve bize gelecekten güzel haberler getiren düşler, ezgiler ve sesler asla eskimez. Onlar bize yokluk ve darlık zamanlarımızda kutup yıldızı olur, yol gösterirler adeta. 

Umut etmek değil midir bize gelecekle ilgili güzel şeyler fısıldayan? Suriyeli bir mülteci dahi sadece umutla Ege'nin soğuk sularında ölümü dahi göze alarak bir yolculuğa çıkar... Umut geçmişin belleğini, "geleceğin belleğine" taşır. 

Madalyonun diğer yanından baktığımızda ise umut etmek, cesaret etmektir. Yanlış giden bir şeylerin değişebileceğine ve dünyayı bulduğumuzdan daha güzel bırakabileceğimize duyduğumuz inançtır. Cesarete yöneliriz çünkü bir diğer seçenek umutsuzluğa kapılarak hayatımızı mahvetmektir. Cesaret endişelerimizi sırtlanarak umutsuzluğa direnir. Umut etmekten asla vazgeçmemeli insan.

Richard Rorty, bir yazısında şöyle demiştir; "Çocuklarımızı, masa başında oturup klavyenin tuşlarına basan bizlerin tuvaletlerini temizleyerek ellerini kirletenlerden on kat, Üçüncü dünya ülkelerindeki fabrikalarda klavyelerimizi üretenlerden yüz kat fazla ücrete çalışmamızı içlerine sindiremeyecekleri gibi yetiştirmeliyiz. İlk sanayileşen ülkelerin henüz sanayileşmekte olanlara kıyasla yüz kat refah içinde yaşadığı gerçeğini dert etmelerini sağlamalıyız. Çocuklarımız öncelikle kendi kaderleri ile başka çocukların kaderi arasındaki eşitsizliğin ne Tanrı'nın isteği ne de ekonomik yeterlilik için gerekli bir bedel olduğunu, bunun kaçınabilir bir trajedi olduğunu öğrenmeliler. Birileri gırtlağına kadar doyarken kimsenin açlık çekmemesi için dünyanın nasıl değiştirilebileceğini bir an evvel düşünmeye başlamalılar."

Yer yüzünde umudun çaktığı her bir kıvılcım, üşüyen insana sıcaklık, kaybolmuşlara ışık, susamışlara ise su olur. Umuda çağrının değdiği her bir kalp ona cevap vermek zorunda hisseder kendini...

İyi günler ileride. Ben umudumu hala kaybetmedim.

2 yorum

  1. Adsız26 Şubat 2019 13:14

    Umuttur, kardelene boy verdirip güneşi görebilmek. Umuttur, bulutların arasından güneşin üzerine doğmasını beklemek ve güneşin yüzünü görmek. Umudunuzu her zaman koruyun. Dünyadaki en güzel duygu, olasılıkların sonsuz olduğunu bilmektir.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. H.A.13 Mart 2019 10:26

      Boşa demiyorlar, umut fakirin ekmeği, diye... Güzel yorumlarınız için teşekkür ederim.

      Sil