Dune - Çöl gezegeni


Öncelikle belirtmeliyim ki uzun zamandır okumayı istediğim Frank Herbert'ın Dune kitabını hala okumaya devam ediyorum. Sonlara yaklaştım ama takdir edersiniz ki bir beyaz yaka olarak kitap okumak ve kitaba zaman ayırmak çok zor. Öğrencilikte ki gibi değil. 


Burada Dune serisinin zamanı aşan çekiciliğinden bahsetmek istiyorum. En ilham verici bilimkurgu hikayelerinden biri olarak kabul edilen Dune, aynı zamanda en çok satan bilimkurgu klasikleri arasına da girmiş. Tabi bu güne kadar nasıl fark etmemişim de almamışım diyeceğim ancak daha önce bu kadar güzel eserler çeviriliyor muydu bilmiyorum. Ancak bundan on yıl önce bu tarz çeşitlilikte kitaplar almak gerçekten çok zordu. İlerleyen teknoloji ile her şeye sanki yanı başımızdaymışçasına ulaşabiliyoruz. Bu kolaylık sayesinde de kitap türü tercihimin bilimkurgu olduğunu fark ettim bende. Her neyse, kitap hem Hugo hem de Nebula ödülü kazanmış az sayıda eserlerden biri. Okunmamış olsa bile artık adını duymayan kalmadı. Yani bana göre. Tüm bu özelliklerine rağmen, popüler kültürde, kimi replikleri dışında pek varlığı gözükmüyor. Ancak bu durum yakın zamanda tersine dönebilir. Arrival ve Blade Runner 2049 filmlerinden tanıdığımız Denis Villeneuve, yeni çekilecek Dune filmi için yönetmen koltuğuna geçecek. Daha önce de çekilmiş bir filmi var ancak onu yeterince eskittiğim için günümüz teknolojisinde çekilecek olan bu filmi büyük bir merakla bekliyorum. Hatta Denis Villeneuve geçenlerde bu konu ile ilgili bilimkurgu tutkunlarını heyecanlandıran ve tartışmaya sokan bir laf ortaya attı;

"Dune filmi yetişkinlerin Star Wars'ı olacak. Bu filmi çekmek büyük zorluklar içeriyor, çünkü çoğu Star Wars fikri doğrudan Dune ile alakalı. En çok istediğim şey önceden izlemediğim bir Star Wars filmi çekmek. Bu özelliğinden dolayı filmin yetişkinler için bir Star Wars olacağına inanıyorum." 

George Lucas'ın Dune'dan etkilendiği bir gerçek. Star Wars'ta da çöl gezegeni, mistik güçler, dini topluluklar, ve kötü bir imparatorluk vardır. Ama bu iki klasik eseri karşılaştırmak biraz haksızlık olur. Çünkü Star Wars sadece Dune'dan değil birçok eserden de etkilenmiş bir klasiktir. Bununla birlikte kendi ayakları üzerinde duran bir başyapıttır. Bilimkurgu dünyasının bir "Yüzüklerin Efendisi"dir.

Peki Dune bize ne anlatmakta?

Dune, resmi adı Arrakis olan çöl gezegenidir. Yerel halk, cesur ve göçebe hayat yaşayan Fremenler'dir. Boyutları devasa olan kum solucanları bu gezegende yaşar ve Fremen halkı bu solucanları rahatlıkla sürebilirler. Ayrıca bu çöl gezegeninde su bulmak o kadar zordur ki bu yüzden birinin ardından göz yaşı dökmek dahi büyük bir tabudur. Su çok değerlidir. Bütün bunların yanı sıra Dune gezegeni evrensel imparatorluğunun anahtarıdır. Solucanlar tarafından üretilen baharat sadece bu gezegende bulunur. Bu baharat kullananın ömrünü uzatır. Ana konusu ise; Atreides hanedanından genç Paul Atreides'in hikayesidir. Bilinen evrenin hakimi Padişah imparator Shaddam IV Corrino, uzun süredir Harkonnen hanedanının elinde olan Arrakis'i Atreides hanedanlığına verir. Bu hikayenin devamında çeşitli politik entrika, din, ekoloji ve insanlık üzerine çok boyutlu olaylar anlatılır. Paul de kendini bu bitmek bilmeyen oyunların içinde bulacaktır. 

Solucanlar ile baharatı, ejderha ve altınla değiştirseniz gayet güzel bir fantezi hikayesi elde edebiliriz. Dune, hafif sayılabilecek bir bilimkurgu eseridir. Hikaye gereği teknolojik ekipmanlar neredeyse yoktur. Ne robot ne de bir bilgisayar vardır. Romandaki olaylardan çok çok uzun zaman önce insanlık makineler tarafından tutsak edilmiş ve uzun savaşlar sonunda özgürlüklerini elde edebilmişlerdir. Kurulan yeni evrende ise tüm makineler yasaklanmış ve insan odaklı bir medeniyet kurulmuştur. Bu medeniyetin temelinde din ve spritüellik yer almıştır. 

Beyaz perdeye aktarımı gerçekten zor olan bu eserin dediğim gibi bir filmi mevcut ancak o da yeterli gişe rekorunu kıramamış ve izleyici tarafından pek beğenilmemiş. Gerçekten kitaptan biraz sıkıcı, tabi belki beğenen insanlarda vardır. Denis Villeneuve'nin aşması gereken eşik çokta yüksek değil ancak beyaz perdeye aktarımı kitabın gerçekten zor. Dune hayranları bu filmi büyük bir heyecanla bekliyor, bende dahil. Umarım ki güzel bir yapıt olur ve o lanetli eşik kırılır.

Eğer Dune'yi önceden okumuşsanız film sizin için Arrakis'i ziyaret etmek gibi olacaktır. Ancak okumadıysanız mutlaka okumalısınız. Bu Denis Villeneuve'nin filmi için değil, gelmiş geçmiş en iyi bilimkurgu yapıtlarından biri olduğu için...

0 yorum