En önemli formül nedir? E=m.c2 Bu formülün kısalığı sizi yanıltmasın, aslında çok önemlidir. Bu formülle, enerjinin maddeye, maddenin de enerjiye dönüşebileceğini buluruz.
Ne kadar garip değil mi? Benliği olduğunu düşünen, maddeden oluşmuş enerjiden ibaretiz. Maddeye olan tutkumuz ise nereden geliyor, kim bilir...
Tüm bu enerji ve madde dönüşümlerini bir kenara bırakıp esas konumuza dönelim.
İnsanlar için en derin en güzel duygulardan biridir birine güvenmek. Yani insanları birbirine bağlar. Sosyal ilişkileri güçlendirir. Dünyada sistemi oluşturmamızda çok önemli bir etkendir.
Peki sizce neden güveniriz? Yada buna neden ihtiyaç duyarız? Sizlere okuduğum kitaplardan anladığım kadarı ile anlatmaya çalışacağım. Best seller olan Sapiens ve Homo Deus kitaplarının yazarı Yuval Noah Harari, bunu birlikte yaşamaktan gelen bir katalizör olarak betimlemiş.
Olası bir teoriye göre; canlılar avlanır ve diğer tehlikelerden korunurken birbirlerinden yardım alırlar. Buna en tatlı örnek mirketler verilebilir. Korunma olarak gerçekten güzel bir sisteme sahipler. Nöbetteki bir mirket diğerlerini bir tehlikeye karşı uyardığında, hepsi yer altındaki yuvalarına kaçıp gizlenir. İçlerinden bir tanesi bile uyarı durumunda başkasını sorgulamaz ve hemen harekete geçer. İşte birbirine güven böyle bir şeydir. Bireylerin hayatta kalmasına yardımcı olur. Belkide doğal seleksiyon esnasında güvenmeyen ve zaman kaybeden bireyler çoktan kaybolmuş olduklarından, bu güçlü duygu bizi hala koruyor olabilir.
Güven çok ilginç bir durumdur. Eğer tam güvenebilirsek kişiyi sorgulamayız. Sadece gerekenleri yaparız. Sorgulamayız, çünkü olması gereken budur.
Öte yandan da başkalarına güvenmek, bir takım riskleri de beraberinde getirir. Eğer ki yanlış insana güvenmişsek, amacımıza ulaşmada başarısızlık yaşarız. Maalesef ki yaşamımız boyunca, er ya da geç, güven duygumuz biraz hasar alacaktır. Ancak yaşayacağımız olumsuzluklar da bazen oldukça öğreticidir ve biri tarafından güven duygunuzun yanılgıya uğratılması hayatınızın kalanında daha farklı bir davranış sergilemenizi sağlar. İşte bunlar bizi daha güçlü kılar. "Güvenmek" konusunda tekrar aynı yanlışlara düşmeyiz.
Ama yine de onca araştırmaya rağmen bu kompleks yapı hala tam olarak anlaşılmış ve çözülmüş değil. Neler olup bittiğini anlama ve bu bulguları güven içeren başka durumlara nasıl yaygınlaştırmamız gerektiği konusunda çok daha fazla araştırmaya ihtiyacımız olduğunu görüyorum.
Ne kadar garip değil mi? Benliği olduğunu düşünen, maddeden oluşmuş enerjiden ibaretiz. Maddeye olan tutkumuz ise nereden geliyor, kim bilir...
Tüm bu enerji ve madde dönüşümlerini bir kenara bırakıp esas konumuza dönelim.
İnsanlar için en derin en güzel duygulardan biridir birine güvenmek. Yani insanları birbirine bağlar. Sosyal ilişkileri güçlendirir. Dünyada sistemi oluşturmamızda çok önemli bir etkendir.
Peki sizce neden güveniriz? Yada buna neden ihtiyaç duyarız? Sizlere okuduğum kitaplardan anladığım kadarı ile anlatmaya çalışacağım. Best seller olan Sapiens ve Homo Deus kitaplarının yazarı Yuval Noah Harari, bunu birlikte yaşamaktan gelen bir katalizör olarak betimlemiş.
Olası bir teoriye göre; canlılar avlanır ve diğer tehlikelerden korunurken birbirlerinden yardım alırlar. Buna en tatlı örnek mirketler verilebilir. Korunma olarak gerçekten güzel bir sisteme sahipler. Nöbetteki bir mirket diğerlerini bir tehlikeye karşı uyardığında, hepsi yer altındaki yuvalarına kaçıp gizlenir. İçlerinden bir tanesi bile uyarı durumunda başkasını sorgulamaz ve hemen harekete geçer. İşte birbirine güven böyle bir şeydir. Bireylerin hayatta kalmasına yardımcı olur. Belkide doğal seleksiyon esnasında güvenmeyen ve zaman kaybeden bireyler çoktan kaybolmuş olduklarından, bu güçlü duygu bizi hala koruyor olabilir.
Güven çok ilginç bir durumdur. Eğer tam güvenebilirsek kişiyi sorgulamayız. Sadece gerekenleri yaparız. Sorgulamayız, çünkü olması gereken budur.
Öte yandan da başkalarına güvenmek, bir takım riskleri de beraberinde getirir. Eğer ki yanlış insana güvenmişsek, amacımıza ulaşmada başarısızlık yaşarız. Maalesef ki yaşamımız boyunca, er ya da geç, güven duygumuz biraz hasar alacaktır. Ancak yaşayacağımız olumsuzluklar da bazen oldukça öğreticidir ve biri tarafından güven duygunuzun yanılgıya uğratılması hayatınızın kalanında daha farklı bir davranış sergilemenizi sağlar. İşte bunlar bizi daha güçlü kılar. "Güvenmek" konusunda tekrar aynı yanlışlara düşmeyiz.
Ama yine de onca araştırmaya rağmen bu kompleks yapı hala tam olarak anlaşılmış ve çözülmüş değil. Neler olup bittiğini anlama ve bu bulguları güven içeren başka durumlara nasıl yaygınlaştırmamız gerektiği konusunda çok daha fazla araştırmaya ihtiyacımız olduğunu görüyorum.
2 yorum
Merhabalar,
YanıtlaSilGüven, ilişkilerimizi ayakta tutan en önemli kavramdır. Çünkü hem günlük hayatta hem de iş hayatında güven duyduğumuz insanlarla bir arada bulunmak, onlarla çalışmak isteriz. İnsan, güvenmediği kimseyle sağlıklı bir ilişki kuramaz. Güven; kazanılması zor ama kaybedilmesi kolay olan bir duygu ne yazık ki. Bu yüzden hem insanlarla olan iletişimimize özen göstermeli hem de kimsenin güvenini sarsmamalıyız. İnsanların güvenini kazanmak üzerine yazdığım blog yazımı izniniz olursa okumanız için ben de sizinle paylaşmayı çok isterim: http://www.ebrubektasoglu.com/yazi/insanlarin-guvenini-nasil-kazanirsiniz/
güzel okumalar dilerim,
sağlıkla kalın.
Merhaba, güzel yorumlarınız için çok teşekkür ederim. Yazınızı en kısa zamanda okuyacağım.
Sil